Antalya ve Afyonkarahisar merkezli toplam 6 ilde gerçekleştirilen ve 30 kişinin gözaltına alındığı organ mafyası operasyonunda ilginç detaylar ortaya çıktı.
Afyonkarahisar'ın Kışlacık köyü sakinlerinden 11 kişinin organ mafyasına böbreklerini satış gerekçesi ise oldukça ilginç. İddiaya göre köylülerin bazılarının çocuklarını evlendirmek, bazılarının ise kredi kartı borçlarını ödemek için böbreklerini sattığı belirtildi.
Antalya Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Mali Suçlar Büro Amirliği ekiplerinin koordinesinde, Antalya, İstanbul, Tekirdağ, Çanakkale, Afyonkarahisar ve Eskişehir'de organ ticareti yapanlara yönelik dün düzenlenen operasyonda organ ticareti yaptıkları öne sürülen 10 kişi ile kendi organlarını sattıkları ya da başkalarından satın aldıkları iddia edilen 30 kişi gözaltına alındı.
Kışlacık'ta böbreğini sattığı ileri sürülen 11 kişiden 4'ü aynı aileden. Böbreğini satanlardan birinin aldığı konut kredisini ödeyemediği, birinin de çocuğunu evlendirmek için böbreğini sattığı iddia edildi. Böbreğini satanlar arasında kumar borcu olanların da olduğu öğrenilirken, evlenmek ve oğlunu evlendirmek için satanların sayısı ise 4. Kışlacık köylülerinin sattıkları her böbrek için 20 ile 25 bin lira arasında para aldığı iddia edildi.
Afyonkarahisar merkeze bağlı 900 nüfuslu Kışlacık köyü muhtarı Ahmet Demir, 4 dönemdir muhtarlık yaptığı köyünde böyle bir talihsiz olayın yaşanmasının üzüntüsünü yaşıyor. 'Böbreklerini satan köy' olarak anılmaktan rahatsız olduklarını belirten Kışlacık Köy Muhtarı Ahmet Demir, köylülerin neden böbreklerini sattıkları konusunda net bir bilgisi olmadığını söyledi. Böbreğini satanların sayısını da tam olarak bilmediğini dile getiren muhtar Demir, jandarma ve polisin bu takibi yaklaşık bir yıldır sürdürdüğünü bildiğini söyledi. Demir, köyden, böbreğini sattığı iddiası ile 9 kişinin gözaltına alındığını, bunların 6'sının Antalya Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğünü, diğer 3'ünün ise serbest bırakıldığını bildirdi. Gözaltına alınanların tam olarak kimler olduğunu bilmediğini dile getiren Demir şu bilgileri verdi: "Köyden ayrılanlar 'Antalya'ya ve İzmir'e çalışmaya gidiyorum' diyorlar. Bu kişilerin oralarda ne yaptıklarını bilmiyoruz. Biz nereden bilelim organlarını sattıklarını. Biz de bilmiyorduk. Ama operasyonun son sürecinden bilgim vardı. Ama köyden başka kimse bilmiyordu. Böyle bir olayın köyümüzde yaşanması iyi bir şey değil. Bu olay köyümüzü rezil etti."
Demir, aldıkları duyumlara göre bu kişilerin organlarını borçlarından dolayı sattıklarını ifade etti. Köyde organlarını satacak kadar maddi yönden durumu kötü olan kişi olmadığını dile getiren Demir, "Herkesin borcu var. Ama borçlar organ satarak kapatılmaz. Bizim köyden olup da şu anda köyde oturmayan birisi organını satmış. Daha sonra da köydeki durumu iyi olmayan kişileri kandırmış. Diğer köylüler de bu kişi ile iletişime geçerek böbreklerini satmış." diye konuştu.
Köyün azası Ahmet Yıldırım da köylülerin işsizlik ve borçlar yüzünden böbreklerini satmış olabileceklerini anlattı. Köyün isminin bu şekilde gündeme gelmesinin kendilerini çok üzdüğünü belirtti.
Köy sakinlerinden İbrahim Koç da köylülerin işsiz olduğunu ve çalışmak için başka yerlere gittiklerini söyleyerek, "Borca girmiş, kredi kartı borcu olanlar varmış. O yüzden böbreğini vermiş. 100 milyarda borcum olsa saçımın telini bile satmam. Borç ödenir, bunun mazereti olmaz." diye konuştu.